Kırmızı Top - Sinem Gülsoy Usta
top of page
Schoolgirl with Books

Kırmızı Top - Sinem Gülsoy Usta




Arkadaşlarımla tek kale maç yapıyorduk. Babam pencereden seslendi “Ahmet çabuk eve!” diye. Şaşırmıştık. Babam bu saatte evde olmazdı ki. Sırayla arkadaşlarımı da ya anneleri çağırdı ya da babaları kollarından tutup götürdü. Kırmızı topumu aldım eve gittim. Ne de olsa yarın yine görüşürüz sanıyordum.


Babam karşısına oturttu beni. Bizim top oyunlarımız gibi büyüklerin de top oyunları olduğunu anlattı. Ama sadece büyükler değil, çok çok büyükler de topla oynuyormuş. Hem de bizim gibi, ‘yakan top’ oynuyorlarmış. Anlatırken babamın gözleri doldu. Oysa biz yakan top oynarken hep gülerdik.


Sabah oldu. Büyüklerin oyunu başlamıştı. Onların topları çok gürültülüydü. Bizimki gibi kahkahalar eşlik etmiyordu oyunlarına. Çığlıklar kopuyordu. Balkondan bize seslenen anneler şimdi sesleri kısık ağlıyorlardı.


Babam evimizden çıkmamız gerektiğini söyledi. Gidecekmişiz. Top oyunlarının olmadığı yere gideceğimizi söyledi babam. Annem kardeşime sıkı sıkı sarıldı, babam elimi hiç bırakmayacak gibi tuttu. “Acıyor!” dedim. “Sen daha acıyı görmedin be çocuk!” dedi sessizce. Belki de demedi, sadece dudakları titredi.


Gittik, yürüdük. Hatta koştuk. Ama sonra ellerinde silahlar olan askerler bizi durdurdu. Oyuncaklarımız gibi omuzlarına çapraz asmışlardı silahlarını. Ama yüzleri bizler gibi gülmüyordu. Mutsuzlardı. “Dur!” dediler babama, sanki “Kaç!” demek istiyorlardı.


Babam onların yanına gitti, dudağında o yalancı gülümsemeyle. “Bana ihtiyaçları var.” dedi. O kocaman askerlerin neden babama ihtiyacı olacaktı ki? İnanmadım babama.


Annem kardeşimi sıkı sıkı sardı, elimi hiç bırakmayacak gibi tuttu. Sonra yine büyükler toplarıyla oynadılar. Ama kimseyi güldürmedi onların oyunu. Belki de oturdukları yerden sadece onlar güldüler.


Annem ağladı, kardeşim de çok ağladı.


Sonra…


Bilmiyorum sonra ne oldu. Uyandım. Gülümseyen insanları gördüm. Çok büyüklerin oyunları bitti sandım. Ben de gülümsedim onlara. Ama annem ve kardeşimi göremedim. Onlar gülemediler.


Benim bir daha hiç kırmızı topum olmadı. Bir daha hiç topla oynamadım. Çünkü artık sevmiyorum hiçbir top oyununu.



Sinem Gülsoy Usta

Schoolgirl with Books
bottom of page