çıkıp çıkıp gelsem sana
yitik zamanlarımı da toplayarak
heybemde biriktirdiğim hasret
ve iyileşmemiş yaralarımla
çalsam kapını bir akşamüstü
bir suçlu gibi başım eğik
ve utanarak
çıkarsam eşikte yalnızlığımı
sıkı sıkıya sarılsam sana
kızma böyle habersizliğime
hor görme bu başı boşluğumu
adam olamamışlığımı
cesaretim cahilliğimden
suymuş ekmekmiş istemem
ayaklarımda değil yorgunluğum
oturup yanı başına
durup durup baksam sana
izlesem bir tahterevalli gibi
alçalıp yükselen karnını
dinlesem nefesinde uçan
kanatlarını kelebeklerin
her kapadığında gözlerini
usulca öpsem sesinden
susup susup konuşsam tekrar
anlatsam herkesten sakladıklarımı
güvenip peygamberliğine vicdanının
döksem içimin kirli ayıplarını
dayanamayıp
ağlasam avuç içlerine
göstersem sana can kırıklarımı
uyusam ve hiç uyanmasam
telafisi olur mu dersin
bir sürgün gibi geçen
sensiz zamanlarımın
Zeki Bakıtkal
Comments